Sağlık Sigortası

Amerika'daki sağlık sistemi Avrupa ve Türkiye'deki sistemlere nazaran önemli farklılıklar içeriyor. Öncelikle sağlık sigortası her vatandaşa devlet tarafından sağlanan bir hak değil, özel olarak satın alınan bir hizmet olarak düşünülüyor. Satın almak mecburi olmamakla beraber sağlık hizmetinin ne kadar pahalı olduğu düşünülünce kesinlikle sigortasız kalmamanızı tavsiye ediyorum.
Ayrıca, 2014'te başlanan Obamacare veya Affordable Care Act uygulaması ile beraber sigortasız kişilere para cezası uygulanacak. Detaylara şuradan ulaşabilirsiniz: https://www.healthcare.gov/what-if-i-dont-have-health-coverage. Öğrenci maaşı alan birisi için bu ceza yıllık 100 dolar civarı oluyor. Ancak dediğim gibi aslında en büyük ceza en ufak bir doktor ihtiyacında ödemeniz gereken 100'lerce dolar olacak.

Eğer üniversitede asistan olarak çalışacaksanız sigorta ücretinin büyük oranı karşılanıyor. Geriye kalan miktar ise otomatik olarak maaşınızdan düşüyor. İlk başladığınız zaman bölümünüzün ilgili kişisi sizinle irtibata geçip yapmanız gerekenleri söyleyecektir. 

Eğer üniversitede çalışmıyorsanız sigortayı kendiniz satın almanız gerekiyor. Obamacare ile beraber bu sistem baya değişti, ama bildiğim kadarıyla yapmanız gereken www.healthcare.gov sitesine kayıt olup sigorta paketi seçmek. Herkesin durumu farklı olabileceği için yine de uzmanlara sormanızda fayda var.

Sigorta seçerken iki tane ana unsur var: şirket ve plan. Bunların arasındaki farklar onlarca sayfalık broşürlerde anlatılır, onları dikkatli olarak okumanızı tavsiye ederiz. Ancak birkaç önemli husus var dikkat etmeniz gereken:

1. Dahil hizmetler: Herhangi bir nedenle aile doktoruna gittiğiniz zaman 25 dolar civarında fiks bir "co-pay" ücreti ödeyip muayene olabiliyorsunuz. Ayrıca yılda bir kere rutin sağlık kontrolü (check-up) da dahil oluyor, kan testleri ile beraber. Normal aldığınız sağlık sigortası paketine yılda bir kere göz muayenesi ve gözlük veya lens için indirim dahil (2013'te yılda 50 dolar civarı karşılanıyordu gözlük veya lens için).

2. In-network, out-network coverage: Her şirketin bir doktor/hastane ağı var, ve bazı planlar sizi sadece bu ağdaki doktor/hastaneye kısıtlıyor. Bu çok kötü bir şey olmayabilir, çünkü üniversitenin sunduğu sigorta şirketleri zaten çok geniş ağa sahip oluyor. Ancak çok özel bir sağlık durumunuz varsa ve/veya evinize çok yakın doktor/hastane ağ dışındaysa bu özelliğe dikkat etmek isteyebilirsiniz. Yani aylık ödemesi biraz daha fazla, ama ağ dışındaki doktor/hastaneye de gidebileceğiniz bir plan seçebilirsiniz. Planlar ve şirketler her sene değişebildiği için spesifik bilgi vermenin çok yararı olmayacaktır.

3. Drug coverage: Amerika'da ilaçlar Türkiye'ye göre çok daha pahalı. Mesela, basit bir antibiyotik olan Augmentin geçen sene Türkiye'de 7 lira iken Amerika'da markasız olarak 80 dolara satılıyordu. Eğer sigortanızın ilaçları kapsamasını talep ederseniz çoğu (aşırı pahalı olmayan) ilaç 10 dolar civarı bir fiks ücretle alınabiliyor (bu miktarı ve neyi kapsadığını teyit etmelisiniz). Bu özelliği seçerseniz sigorta primi de ona göre baya artabiliyor. Ayrıca Türkiye'de reçetesiz satılan bazı ilaçları Amerika'da doktora görünmeden alamıyorsunuz (örnek: doğum kontrol hapı). Diğer alternatif (çoğu insanın yaptığı) ise Türkiye'den gelip gittikçe ihtiyaç bulunan ilaçları getirmek. Bunu yapmak hangi aşamada yasadışı bilmiyorum ama bugüne kadar sorun yaşayan duymadım (pastırma-sucuk getirmek kat kat daha riskli :)).

4. Dental insurance: Diş ile ilgili işlemler de diğer sağlık hizmetleri gibi çok pahalı Amerika'da. Basit dolgular 500-600 dolar civarı olabiliyor. Cüzi bir prim artışıyla sigorta paketinize diş sağlığını da ekleyebilirsiniz (2013 verilerine göre 2 haftalık sağlık sigortası primi 28 dolar iken diş opsiyonu ekstradan 3 dolar civarıydı), ki bu yılda 2 kere diş kontrolü ve temizleme içeriyor.

Amerika'da sağlık konusu hem karışık, hem de sürekli değişiyor. O yüzden eğer sorularınız olursa yorumlara eklemekten sakınmayın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder